Belki bugüne kadar sizin de çocuğunuzda keşfettiğiniz '' bu yöntemi kullandığında derslerinde daha başarılı oluyor'' farkındalıkları olabilir. Her çocuğumuzun kendine özel bir öğrenme dili vardır. Örneğin; Tüm çocuklar matematikte yeterli oranda başarı sağlayabilir. Fakat tek harita ile farklı yollar keşfedemeyecenizi unutmamanız gerekmektedir. Çocuğunuzun öğrenme dilini keşfettikten sonra nelerin değişebileceğini deneyimleyeceksiniz.
Uzamsal(görsel) Zekâ : Şekil, biçim ve renge duyarlıdırlar. Konu anlatımlarında grafik, diyagram ve şekillerle anlatıma ağırlık verilmelidir. Örneğin permütasyon kombinasyon konusunda doğrudan kitap ya da kalemlerle sıralamaların yapılması, katı cisimler konusu işlenirken somut küçük modelleri üzerinde çalışılması ders verimini arttıracaktır. Çalışma masası üzerindeki panodan etkin bir şekilde yararlanmalı, uygun zaman aralıklarında içeriği değiştirilmelidir.
Sözel(dilsel) Zekâ: Konuşma ve yazma becerisi ile ilgilidir. Bu kişiler kelime ve dilleri kolaylıkla öğrenir. Hikaye anlatma, dinleme, okumada oldukça iyidirler. Çalışmalarda, teorem, kural ve özellikleri sembollerle ifade etmek yetmez. Tanımlamaların uzun cümlelerden oluşması bir olumsuzluk değildir. Hatırlatmalar, başlıklar, özellikler, uyarılar tane tane hiçbiri atlanmadan yazılmalıdır. Öğrencilerimiz konunun önemli yerlerini, temel sorularını “matematik özet defterine” yazmalıdır.
Mantıksal-matematiksel Zekâ: Mantık, soyutlamalar, sebep-sonuç ilişkisi, sayılar ilgi alanlarıdır. Güçlü bir muhakemeleri vardır. Birlikte çalışacak öğretmenin bilgi düzeyinin, öğrenciyi doyurabilecek seviyede olması gerekir. Verilen özellik ve teoremlerin ispatları ilgilerini fazlaca çeker. Bir soru üzerinde dakikalarca sıkılmadan uğraşabilirler.
Müziksel Zekâ: Müzik ve ritimsel formlarla ilgilidirler. Formül veya özellikleri ritmik tamlamalarla öğrenmeye- öğretmeye çalışmak çok etkili olacaktır. Örneğin; “birim fonksiyon içi dışı bir fonksiyon“, “çift fonksiyon yutar tek fonksiyon kusar” “Dikten dik öklid” gibi ritmik cümleler ve tamlamalar akıllarından çıkmaz.
Kinestetik Zekâ: Kendi düşünce ve duygularını ifade etmek için vücudun bir bölümünü veya tamamını kullanırlar. Matematiğe yatkın olmasalar da ilgilerini çekmenin yolları bulunabilir. Fonksiyon grafiklerini kollarla canlandırmak bi küçük örnek olarak verilebilir. Öğretmenlerin de iletişim kurarken, beden dilini abartılı biçimde ön plana çıkarmalı, konunun önemli bölümlerine gelindiğinde öğrencimizin omzuna ya da koluna hafifçe dokunmalıdır. Bunlar öğrencinin dikkatini toplamasına yetecektir.
Doğasal Zekâ: Doğayı tanıma, anlama ve canlıların sınıflandırılması konusunda yeteneklidirler. Bu öğrencilerle çalışırken doğaya olan ilgilerinden yararlanılmalıdır. Karbon 14 metodu ile hayvan fosillerinin yaş tayininin nasıl yapıldığından, altın oranın doğadaki örneklerinden, mevsim ve iklimle ilgili olarak coğrafyacı ve meteorologların matematiksel modellemeler yaptıklarından bahsetmek derse olan ilgilerini arttıracaktır.
Sosyal Zekâ: Çevresindeki kişilerin duygu düşünce ve ihtiyaçlarını kolaylıkla anlayabilir, onlarla iletişimlerini geliştirebilirler. Ders verecek öğretmen, ders öncesinde sohbet etmeli, günlük yaşamdan farklı konulardan bahsetmeli, iletişim geliştirilmeden yoğun ders anlatımına geçmemelidir. Bu öğrencilerimiz arkadaşları ile çalışmalar yürütmekten zevk alırlar.
İçsel Zekâ: Kendilerini oldukça iyi tanırlar, olumlu-olumsuz özelliklerini, güçlü-zayıf yönlerini iyi bilirler. Hedefler koyarken gerçekçi olunmalıdır. Çalışma planı yapılmadan önce, 1 hafta süre ile günlük faaliyetlerin not edilmesi sağlanmalı, plan buna uygun yapılmalıdır. Bu sayede öğrencinin uyabileceğine inandığı bir plana kavuşulmuş olur.
Bu form üzerinden en hızlı şekilde talebinizi iletebilirsiniz.
En kısa sürede ekibimiz size geri dönüş sağlayacaktır.